Evini müzeye çevirdi

  Gebzeli köy kadını Ümran Yavaş, evini tarım aletleri sergisine çevirdi Amacı geleneksel tarım ve hayvancılık usul ve yöntemlerini gelerek nesillere aktarma  Günümüzde hazır yiyeceklerin artmasıyla azalan tarımcılık faaliyetleri nedeniyle pekçok tarım aletleri artık kullanılamaz hale geldi. Bundan yaklaşık 50 yıl öncesine kadar tarım hayatında kullanılan alet ve gereçleri toplayan Gebzeli köy kadını Ümran Yavaş bu aletleri evinde sergilemeye başladı.

Gebze Duraklı Köyü sakini Ümran Yavaş evinde koruma altına aldığı ve sergilediği tarım aletleriyle ilgili olarak “Ev hanımıyım. Kültürümüzü yaşatmaya meraklı ve onunla ilgili de atalarımızdan kalmış geçmişten tarihi eserlerimizi toparladık değerlendirdik böyle bir kültür müzesi oluşturmak isityoruz. Şimdilik evimizde muhafaza ediyoruz. Burada müzedeki envanterimiz 3 kategoriden oluşuyor:  Tarım Aletleri, sandık çeyizleri,  mutfak gereçleri… Tarım aletleri deyince saban, düven, yava… Sandık çeyizleri deyince gergefte işlenilen çeyizler olur, yastıklar, yorganlar, kırletler, peşkiler…… Mutak gereçleri deyince ekmek teknemiz var içinde……” diye konuştu.

Öte yandan  Yavaş bu tarım aletlerini gelcek nesillere tarım faaliyetlerinin anlatılması için koruma altına aldığını ifade etti. Günümüzde hazır yiyecek ve içeceklerin yaygın hale gelmesinden ötürü kullanılmayan durumda olan tarım aletlerini evinde sergiliyor. Yavaş hem kendi evinde aileden kalma hem de komşularından ve civar köylerinden topladığı el değirmeni, hamur teknesi, saban, saman, gibi bir dönem tarım  hayvancılık ve gıda yapımında kullanılan malzemeleri  evinde sergiliyor.

YAVAŞ ÜRÜNLERİ TANITTI

Köye gelen ziyaretçilere Gebze’nin sadece sanayi değil tarım şehri olduğunu da göstermek isteyen Yavaş bunun için köyündeki kadınları da bir araya getirerek geleneksel tarım ve hayvancılıkta kullanılan araç ve gereçleri sergiliyor. Yavaş sakladığı ürünlerle ilgili olarak “Buradaki koleksiyonumuz 300 500 yıllık unutulmaya yüz tutmuş analarımızdan atalarımızdan kalan sandık çeyizlerimizden tarihi eserlerimiz olan toparladık biz bunları ev hanımı olaraktan böyle bir kültürümüz değerini kaybetmesin diye geçmişteki yaşananları geleceğe aktaralım yeni kuşaklara diye biriktirdik. Gelen giden misafirlerimize gösteriyoruz, ziyaretçilerimiz olursa seve seve kapımız hanemiz açık. Evimizin bir köşesinde böyle kültür müzesi yaptık. Bununla ilgili ileride müze talebimiz var. Büyüklerimizden. Bunları isteyen olursa elimizdeki ürünlerle ilgili müze oluşturmak isteriz” şeklinde konuştu.

150 YILLIK EŞYALAR…

Yavaş’ın tuttuğu ürünler içinde ““Efendim bu 150 yıllık ekmek teknesi…. İçinde nice ekmekler yoğrulmuş, pişirilimiş, çok hatıralar gelmiş geçmiş. Şimdi günümüzde kullanılmıyor. Biz teyzeoğlundan aldık. Hatıra diye aldık evimizde muhafza ediyoruz. Yine burada piredimiz var. ( başka bir alet. Ona yöneliyor)  ekmek teknesinin olmazsa olmazı. Hamurumuzu ekmek teknesinin içine taşımakta kullanılıyor.  Fırına götürmek için. Şurada ramazan külçelerimiz var.  Şöyle… Ramazanda peynirle dartıyla yenir….” Mevcut